Yunus Yoga
Akademisinde herkese açık meditasyonlar düzenli olarak gerçekleşmektedir.
Gerçekleşen meditasyonlar aydınlanmış mistik Osho tarafından geliştirilmiş olan
aktif meditasyonlardır. Osho ve Grudjieff, Mevlana’nın geliştirdiği aktif
meditasyon teknikleri hakkında daha fazla bilgiyi buradan edinebilirsiniz. Gerçekleşen meditasyonların güncel
gerçekleşme saatlerini ise buradan
öğrenebilirsiniz.
DİKKAT
TÜM MEDİTASYONLARIN MÜZİKLERİNİ SOLDAKİ
LİNKLERDEN İNDİREBİLİRSİNİZ
Sırlar Kitabı (Book of Secrets, Vigyan Bhairav Tantra) Cilt 1 (download)
Sırlar Kitabı (Book of Secrets, Vigyan Bhairav Tantra) Cilt 2 (indir)
Meditasyonun
Anlamı
Meditasyon, Latince meditatio
kelimesinden türetilmiş, sözcük anlamıyla birçok Batı dilinde "derin
düşünme" anlamına gelmekte olan bir terim olup, mistik anlamıyla,
sözlüklerde, "kişinin iç huzuru, sükunet, değişik şuur halleri elde etmesine
ve öz varlığına ulaşmasına olanak veren, zihnini denetleme teknikleri ve
deneyimlerine verilen ad" olarak tanımlanır. Meditasyon tekniklerine,
ait oldukları, Budizm (Hindistan), Taoizm (Çin), Bön (Tibet) ve Zen (Japonya)
gibi inanç sistemlerine göre ve izledikleri yöntemlere göre değişik adlar
verilmiştir. Ayrıca günümüzde mevcut farklı inanç sistemleri, mezhepler ve
ekoller meditasyonu farklı olarak yorumlamakta ve farklı şekillerde
uygulamaktadırlar. Bu bakımdan standart ya da tekbiçimli bir meditasyondan söz
etmek olanaksızdır.*
Meditasyonun
Amacı
Meditasyon yapmak sessiz, sakin olmak ve farkındalığı arttırmak için bilinçli bir çaba göstermektir. İnançlarınız ne olursa olsun, meditasyon bir başka düzeydeki gerçekliği algılamamızı sağlayabilir. Meditasyonu ister bir dua, ister derin düşünce arayışı olarak ya da bilinç arayışı olarak görün, meditasyon kişinin var olma duygusunu hisssetmesini sağlayan bir tür derin ve sessiz gözlem sürecidir. Varlığı hissetmekle, insanın içinde ve çevresinde olan bitenlerle yoğun bir biçimde ilişkiye geçmesidir (Peter Kelder, Tibetin Gençlik Pınarı, İkinci Kitap). |
Yogada
Meditasyon
Meditasyon
düşüncesiz farkındalık konumudur. O konumdayken dikkatinizi geçmişe ya da
geleceğe, yani gerçekten uzağa götürecek hiçbir düşünce yoktur. Kişi
düşünmediğinde dikkati sadece şu anı deneyimler. Şu an tek gerçektir çünkü
orada ne bitmiş olan geçmiş vardır ne de gelecek. Fakat meditasyon uyku ya da
trans konumu değildir. Çünkü meditasyon'da kişi kendi yaşadığı deneyimlerin
tamamen farkındadır ve o saf farkındalık konumunda kişi içindeki sonsuz huzur,
neşe ve sevgi kaynağı olan ruhunu hissetmeye başlar. Meditasyon konumunda
kişinin dikkati sürekli yedinci çakranın -- Sahasrara'nın -- yer aldığı başın
üstündedir. Yoga burada gerçekleşir. Yani kişinin Kundalinisinin her yanı saran
Kosmos'un gücüyle birleşmesi. Bu da başın üstünde serin bir esinti olarak
hissedilebilir. Hafiflik ve barış konumunu hissetmeye başladığınızda sadece
gözlerinizi kapatın ve düşüncelerinizi seyredin. Düşüncelerinizi kontrol etmeye
ya da onları durdurmaya çalışmayın. Kundalininiz yükseldiğinde ve alnınızın
hizasındaki altıncı çakradan geçtiğinde düşünceleriniz kendiliğinden duracak ve
siz kolayca düşüncesiz farkındalık konumuna, yani meditasyon konumuna
gireceksiniz. Fakat bu sadece Kundalininiz uyandıktan, yani aydınlanmanızı
aldıktan sonra mümkün olur.
Meditasyon, yoganın
temel taşlarından biridir. Yoga ile ulaşılacak, evrenle birleşip bütünleşme
haline meditasyon uygulaması olmadan gelmek mümkün değildir. Bu meditatif hal
aslında pek çok dinin pratikleri içinde yerini bulmuş bir uygulamadır. Örneğin,
İslam Sufizminde benzer uygulamalara sıklıkla rastlanmaktadır ki, en bilinen
örnek “sema” meditatif hal sağlanmadan uygulamada devamlılığın
kolay kolay gerçekleşmeyeceği bir çalışmadır. Yogada uygulanan mantraları, yani kutsal sözleri tekrarlayarak
gerçekleştirilen meditasyonun sufizmdeki karşılığı “zikir”dir.
Uygulamada solunuma ya da sema veya duaya odaklanma gibi farklılıklar olsa da,
meditatif hale geçildiğinde karşılaşılan fizyolojik değişimler aynıdır. Bunu
yanında her iki meditasyon
esnasında da kişilerin neşeli, güçlü duygular, zamansızlık hissi, farkındalıkta
artış, zihinsel dinçlik, iyi olma hissi ve genel gevşeme hissettiklerini ifade
ettikleri görülmektedir.
Meditasyon,
uygulayıcısı tarafından kendi kendine ve kendi içsel varoluşunda keşfedilecek
nihai noktayı hedefler. Bu ise konsantrasyonun (dhrana) ötesinde bir haldir
(dhyana) ve konsantrasyonun devamlılığı sonucunda oluşan düşüncesiz kalma ile
başlar. Dolayısıyla bu kendine kendine ulaşılması gereken hal için şüphesiz çok
çeşitli yöntem ve teknikler gelişmiştir. Bunlardan sık rastlanılanları belli
bir objeye konsantre olunarak, solunma konsantre olunarak, belli bir
mantranın(kutsal sözün) tekrarı ile, düzenli ses, müzik ya da tınıların
dinlenmesi ile vb. şekilde gerçekleştirilen meditasyonlardır.
Meditasyonun
Faydaları
Meditasyonun pozitif etkileri hakkında yazmadan önce, aslında en büyük pozitif etkinin meditasyonun kendisi olduğunu belirtmemiz gerekir. Bu da kişinin meditasyonda hissettiği neşe konumu o kadar derin ve tatimin edicidir ki, kişi herhangi bir başka etkiye bakmaz, kişi sadece kendi iyiliği için meditasyon yapar. Aynı zamanda, meditasyonun yaşamımızın her alanında pozitif bir etkisi vardır. Nedeni, meditasyon yapan bir kişinin sübtil sistemi (Çakraları ve enerji kanalları) temizlenir ve dengeye gelir ve böylece bütün yaşam dengeye gelir ve mutluluk ve huzurla dolar. |
Meditasyonun en basit etkisi, sağlığın düzelmesidir.
Ancak burada, meditasyonun bir tedavi tekniği olmadığını ya da alternatif tıp
olmadığını vurgulamak önemlidir. Her şey çok basittir: sağlıklı olmak için,
kişi sağlıklı bir yaşam sürmelidir. Ancak, "sağlıklı yaşam" sadece
uygun fiziksel koşullar demek değildir, daha derin anlamda çakraları temiz
tutmaya yardım eden bir yaşam şeklidir. Ve meditasyonun yaptığı kesinlikle
budur. Çakralar bir kez temiz olduğu zaman, baktıkları kontrol ettikleri
organlara yeterli enerjiyi sağlarlar. Ve böylece, organlar sağlıklı hale gelir
ve fiziksel rahatsızlıklar kaybolur. Tedavi edilemez diye düşünülen
hastalıkların sadece birkaç ay içinde tedavi edilmesine sıkça rastlanır.
Aslında, bunda mucizevi bir şey yoktur: meditasyon ve içgözlem (bunlar Hatha
Yoga'nın iki temel yaklaşımıdır) yoluyla kendimizi düzeltirken, açgözlülük,
ihtiras, öfke, vb. gibi düşmalarımızdan da kurtuluruz. Çakraların dilinde, bu,
çakralarımızın temizlendiği anlamına gelir. Ve, sonuç olarak, kişi fiziksel,
akılsal ve duygusal olarak da sağlıklı hale gelir.
Meditasyonun
diğer bir pozitif etkisi de, günlük hayatımıza getirdiği dengedir. O denge
sonucu, kişi ne iş yaparsa yapsın, onu daha iyi yapar ve daha çaba harcar.
Böylece, kişi işte daha başarılı olur ve bu başarı çok sıkı ya da çok fazla
çalışarak değil ancak işi daha iyi yaparak kazanılır. Düzenli olarak meditasyon
yapan kişi, işinden neşe duyar ve bununla kendinizi tüketmeden başarılı
olursunuz. Benzer şekilde, ailemiz ve sosyal ilişkilerimizde gelişir çünkü
meditasyon yapan bir kişi diğerlerinde hatalar bulmak yerine kendine bakma
davranışını kazanır. Daha da fazlası, böyle bir kişi, diğerlerine karşı daha
pozitif bir davranış içinde olur ve onlarla tartışmak yerine insanlara yardım
eder.
Meditasyon bütün
çakraların açılmasına ve temizlenmesine yardım ettikçe, onların esas kaliteleri
kendilerini göstermeye başlarlar. Böylece, kişi, masum, yaratıcı, cömert,
korkusuz, sevgi dolu ve affedici hale gelir. Biz hepimiz bu kalitelere sahip
olmamız gerektiğini biliyoruz ancak onlar vaaz vermekle ya da kitaplar okuyarak
geliştirilemezler. Çakraların temizlenmesi kendi içimizde yer alması gereken
gerçek bir süreçtir. Ve, meditasyon sırasında olan da kesinlikle budur. Bu
çalışma, kişi meditasyon yaparken yedinci çakraya -Sahasrara'ya yükselen-
Kundalini enerjisi tarafından yapılır. Sadece Kundalini yükselip altıncı
çakrayı-Agnya'yı geçerken, kişi düşüncelerin üzerinde meditasyon demek olan
düşüncesiz farkındalık konumunun içindedir.
Alfa & Omega